menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kürt sorunu ve kimi kaygılar

64 21
monday

Kürtlerin haklara, özgürlüklere ve özgünlüklerine ilişkin taleplerini destekleyen biri olarak kaygılıyım. Çözüm süreci diye sunulan ilk gelişmelerde, siyasal İslamın liberalleri sırtından attıktan sonra, siyasi blokta açılan yeri şoven milliyetçilerle dolduracağı belli olunca Kürt dostlarımı uyarmıştım: “Aman dikkat güvenilen dağlara kar yağacak.” (Cumhuriyet 03.10.2007) Ne yazık ki gelişmeler kaygılarımda haklı olduğumu gösterdi.

Bu yeni “çözüm süreci” de beni kaygılandırıyor. Ahmet Türk’ün Bahçeli ile buluşmalarından çıktıktan sonraki “İnsani ilişkileri çok farklı, yakın, candan. Düşüncelerini açık ifade eden bir tavrı vardı” sözlerini okuyunca aklıma Edgar Allan Poe’nun “Amontillado Fıçısı” öyküsünde, son derece nazik, saygılı ve dostça bir tavırla Fortunato’yu nadir bir şarap olan Amontillado’yu tattırmaya davet edip onu şarap mahzeninde canlı canlı duvara gömerek öldüren Montresor geldi. Sonra, misafirperverliği, korkunç bir ihaneti gizlemek için bir araç olarak kullanan, Machbet çiftini...

Şimdi Kürt dostlar yine tarihsel bir fırsat yakaladıklarını düşünüyor olabilirler. Ancak, karşılarındakilerin amacının son tahlilde Kürt hareketini imha etmek olduğunu da anımsamalarında yarar olabilir. Bu kadar “nezakete” bakarken aklıma bir Anglosakson deyişi geldi: “Bir şey gerçek olamayacak kadar iyiyse, gerçek değildir.” Ve bu “tarihsel fırsat” aslında bir “varlık yokluk noktasında duruyor olmanın”........

© Cumhuriyet


Get it on Google Play