Yazarımız Işık Kansu, “Soğuk Savaş Aygıtı” başlıklı yazısında aslında cemaat tehlikesine dikkat çekti: “Örgütün tortusu her yerde... Beşinci kol olarak varlığını sürdürüyor.” FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü ancak onun miras olarak bıraktığı çürüme, yozlaşma, kayırma sürüyor. Çünkü Türkiye son 50 yılda onunla öğrendi, sınav sorularını çalıp askeri okul ve polis kolejlerine “eleman” sokmayı. Yine onun eseri, yargıdaki “adrese teslim” atamalar. Utanmasalar apartman yöneticilerini bile seçeceklerdi. Sonra 15 Temmuz darbe girişimi patladı. İfşa oldular ve yüce Türk milleti canıyla direndi, yenildiler.
Peki, tehlike geçti mi? Hayır! AKP iktidarı, cemaatçiliği çok seviyor. Darbe girişimi sonrası güçlenen 3-4 cemaat, tıpkı Gülen döneminin ilk yıllarındaki gibi ülkenin kılcal damarlarına sızıyor. Zincir okullar kuruyorlar, etüt merkezleri, özel hastaneler, üniversiteler açıyorlar. Yargıda, poliste, askerde kadrolaşma çalışması var. Kontrolsüz ve denetimsiz bir büyüme bu. Şu an tek eksikleri; beyin takımı! Onu da önümüzdeki dar zaman içinde çözebilirler çünkü kandırdıkları başarılı çocukları ABD’ye İngiltere’ye ekonomi, siyaset ve hukuk okullarına gönderiyorlar. Yani tarlayı sürüp tohumları attılar!
Yenidoğan çetesi ile sağlıkta kamu rolüne soyunan özel sektörün maskesi düştü. Minicik bebekleri ölüme gönderecek denli vicdansız bir yapı var. Ankara, İzmir ve Antalya’da da benzeri olaylar patlıyor. Yenidoğan ile de sınırlı değil rant işi. Paranın........