TTB-Türk Tabipleri Birliği’nde yeni dönem

TTB, 1953’te 6023 sayılı yasa ile kuruldu. Ama İstanbul, Ankara tabip odaları öncüydü, 1928’de açıldılar. 1953’te 22 tabip odası kuruluydu ve Türkiye’de 7 bin 432 hekim, 1242 diş hekimi vardı. Hekimler örgütlü olmasalar da özgürlükler konusunda hep önder oldu ve sıklıkla cezalandırıldı. Örneğin 1897’de Sultan 2. Hamit’e Tıbbiye’de isyan edilmesi yüzünden pek çok tıp öğrencisi ve hekim Fizan’a sürüldü. Henüz öğrenci iken Tıbbiye’nin odunluğunda kurdukları (1892) İttihat ve Terakki Cemiyeti ile tıp öğrencileri padişahlığı sorguladı, 1908’de meşrutiyetin ilanını sağladı.

Son verilerle 65 tabip odamız var ve diş hekimleri dışında tüm hekimlerin yaklaşık yüzde 45’i üye (103 bin /229 bin). Dr. Erdal Atabek öncülüğünde başlayan “yükselme dönemi” 12 Eylül 1980’de kesildi. Darbeciler asker hekimlerin üyeliğini engelledi, salt kamuda çalışanların üyeliğini isteğe bağladı, merkez konseyini Ankara’ya aldı. Üç yıl kapalı kalan TTB ve odalar derlenmeye başladı, 1983’te kalpaksız Kuvayı Milliyeci Prof. Nusret Fişek başkan seçildi. Kurumlaşmaya ve evrensel tıp etiği ilkelerine özen gösterildi, işkenceye karşı duruldu, yargılandılar! Hacettepe’de öğrencisi ve asistanı olmanın gururunu taşıdığımız Prof. Fişek, 1990’da öldü ve ona başlatılan muhalefet, TTB’yi günümüzdeki ağır açmazlara sürükledi. O denli ki üç on yıldır TTB yönetimleri ideolojik savrulmalarla, giderek ilkel etnik mikro milliyetçilik batağına saplandı.

Dört yıl önce, hakkında ciddi suçlamalar olan bir hekim, epey karşı duruşa (muhalefete) karşın merkez konseyi başkanı seçildi. İki yıl sonra, ideolojik körlükle bir daha! Bu kez TSK’nin........

© Cumhuriyet