Hangisinden başla(n)malı?
Bugün 21 Aralık. En uzun gece, gündönümüne gebe. “Güne ezanla başlanacak” fetvasının kadir-i mutlak “tek adam”ca dayatıldığı, artık sözde demokratik-laik Türkiye’de giderek daha çok günışığına uyanacağız birkaç ay. Ne var ki AKP karanlığı giderek koyulaşıyor. Hedef tam karartma: Cumhuriyetten intikam ile diz çöktürme!
Ve yüreğimiz gene harman yangını: Kıbrıs’ta Kanlı Noel kırımı (faciası) 60 yıl önce bugündü. Değil salt bizim, insanlığın büyük utancı emperyal Maraş kıyımı 45 yıl önce bugünlerde sahneleniyordu: 500 masum kurban!
“Dert bir değil ki hangisine yanayım!?” durumu betimlemeye uygun görünüyor. Ancak bu dertlerin çoğu kurmaca! En azından 22 yıldır (neredeyse çeyrek yüzyıl!) bu ülke ve halkı yaman bir emperyal kuşatma altında. Atlantik üretimi kapsamlı stratejik tasarım BOP ve seçilip atanmış taşeron siyasal kadro sadakatle işbaşında.
Özellikle algı yönetimine dönük, kitlelerle iletişimin büyük bir ustalıkla kotarılmakta olduğunu kabul gerek. Politik psikolojinin, siyaset bilimlerinin hemen tüm araçlarının ustaca (kahpece!) kullanıldığı bir laboratuvar.
En başta kara propaganda ve türevleri olmak üzere gündem oyunları kökü dışarıda, asla yerli ve milli olmayan “büyük akıl” eliyle sergilenmekte. Ardışık ve orta-yüksek şiddette şok uyaranlarla toplum felç edilmekte:
Üç basamaklı enflasyon=devlet soygunu ile bilinçli yoksullaşTIRma, anormal........