Güncel Ekonomi Okumaları - 13

Senenin zirve manşeti olması beklenen Mayıs enflasyonu; aylık bazda 3.37 ve yıllık düzeyde 75.45 oranları bağlamında TÜİK tarafından deklare edildi. Alt kırımlara bakıldığı ve birtakım teknik testler uygulandığında, baz etkisi zoruyla bundan sonra düşüşe geçecek enflasyon gidişatında, “katılık” ve “yapışkanlık” karakteristiklerinin; dejeneratif (bozulmuş ve bozucu) katsayıları artarak süregeldiği görülüyor. Hizmetler ve bilhassa Eğitim sektöründe görülen (üç haneli) dirençli yapının; esansiyel yüksek enflasyon tablosunun ortaya çıkmasında önemli rol oynadığı ortaya çıkıyor. İlaveten, yukarı yönlü seyir konjonktürünün aralıksız altmışbeşinci ayına ulaşması dikkatle not ediliyor. Avrupa’ da açık ara en yüksek enflasyona sahiplik (ikinci Rusya’ nın tam on katı) sonucu ise, ekonominin kredibilite görünümünü aşağıya çekme etkisine işaret ediyor.

Özellikle Gıda kalemindeki TÜİK ölçümlerinin diğer benzer ölçümlerle ile büyük oranda ayrışması ve genel sepet içindeki ağırlığının düşük kalması; konut kaleminin genel sepet içi ağırlığının (’ in altında) ölçme eksikliğine yol açması gibi pek çok yeniden değerlendirilmeye muhtaç yaklaşımlar mercek altına çekiliyor. Gelir dağılımındaki bozulma ekseninde daha gerçekçi değerlemelere duyulan ihtiyaç artıyor ve mesela, TÜİK’ in 70.14 manşeti ile ortaya koyduğu gıda enflasyonunun, nüfusun görece en yoksul yüzde yirmilik dilimi için 0; en varlıklı yüzde yirmilik dilim bakımından ise Q.1 olduğu gerçeğinin ıskalanmaması gerekiyor!. Üstelik, içeride, seçim sonrası uygulanan kontrollü politikalar ile kur geçişkenliği faktörünün bertaraf edilmiş ve dışarıda........

© CNN Türk