Eko-Politik akışta "3 S" sendromu

Eko-Politik Akışı, bu hafta, “3S” üzerinden, sırasıyla Sabır; Seçim; Sürdürülebilirlik kavramları ile değerlendirmek isteriz:

Hazine ve Maliye Bakanı’nın, birinci yılsonu için başlıklar-göstergeler bazında paylaştığı performans temelli değerlendirmelerin, “karne benzeri” diğer alternatif yorumların adeta kapısını açtığı, onlara yol verdiği görüldü. Beklenti yönetimi ve iletişim stratejisi pencerelerinden bakıldığında, tüm sayı/gelişme temelli değerlendirmelerin “çift taraflı bıçak” etkisine açık olduğu anlaşılıyor. Öyle ki; ana makro kalemlerdeki pozitif kimi gelişmelerin bile, dönem sonunda, başlangıca oranla iki kat artan enflasyon manşeti marifetiyle, performans ve/veya algı planında perdelendiği; göreceli önemini kaybettiği izleniyor. Vatandaşların çoğunluğu bakımından adeta bir “Sabır Törpüsü” durumuna gelen kök sebep enflasyon makul seviyeye çekilmeden; bozucu etkisi bertaraf edilmeden, yapılacak her değerlendirmenin, kamuoyunda olumlu karşılık bulma imkan ve ihtimal ve vadesinin daralacağı değerlendiriliyor.

Esasen, Türkiye’ nin ana problemi olarak karşımızda duran; “kısa dönemde dezenflasyonist – kısmen sıkılaştırıcı politikalarla günü kurtarırken, yarınları ve sürdürülebilir büyüme/kalkınma dinamiklerini kaybetmemek” ikilemi, Dünya Çevre Günü açıklanan bir çalışma ile yeniden gündeme geldi. Ülkenin kendi elleriyle düştüğü bu çetin ikilemin çözümünde, sanayi-imalat kesimlerine kritik rol ile sorumluluk düştüğü bilinmektedir. İşte, sektörün en ileri ve rekabetçi kolunu temsil eden İstanbul Sanayi Odası’nın, IPSOS işbirliği ile ilk kez gerçekleştirdiği “ İSO........

© CNN Türk