İngiltere’nin Suriye hamlesi: Çok kutuplu dünyada oyuna dönüş

13 yıldır devam eden Suriye İç Savaşı, 61 yıllık BAAS yönetiminin yıkılmasıyla 10 Aralık’ta sona erdi. Muhaliflerin 27 Kasım’da başlattığı ani taarruz Suriye Ordusu’nun hızlı yenilgisiyle sonuçlandı. Eski Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad ülkeyi terk etti ve başkent Şam, muhaliflerin eline geçti. Muhalif grupların en ciddi askeri ve siyasi yapılanmaya sahip olanı ise Heyet Tahir Şam… Muhalif grupların başını çeken, ABD, İngiltere ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülkenin terör örgütü saydığı Heyet Tahir Şam’ın terörist niteliği ise ilk olarak İngiltere tarafından ‘unutuldu’. Bugün İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan bir heyet, HTŞ lideri Colani ile Şam’da görüştü. Zaten İngiltere Dışişleri Bakanı Lamy, HTŞ ile diplomatik ilişki kurulduğunu geçtiğimiz hafta açıklamıştı. HTŞ ile Türkiye ve Katar’dan sonra görüşen ilk devlet de İngiltere oldu.

Bu arada 5 Aralık’ta Katar Emiri’nin İngiltere’yi ziyaret ettiğini ve Kral III. Charles tarafından “İkinci eviniz Birleşik Krallık’a yeniden hoş geldiniz” sözleriyle karşılandığını da not edelim. İngiltere, gerçekten de Katar Emiri’nin ‘ikinci evi’ keza varlığını İngiliz emperyalizmine borçlu olan bir ülkenin ve ailenin lideri. Üstelik emirin ikinci evine yaptığı ziyaretin tarihinin de Suriye’deki çatışmaların sürdüğü bir evreye ‘denk gelmesi’ de ayrı bir tesadüf.

https://www.cgtnturk.com/kral-iii-charlestan-katar-emirine-ikinci-eviniz-birlesik-kralliga-yeniden-hos-geldiniz

İngiltere oyuna mı dönüyor?

Uzun bir süredir İngiltere’nin ABD’nin dümen suyunda gittiği Soğuk Savaş dönemi dış politikasından sıyrıldığı ve çok kutuplu bir dünyada bağımsız bir emperyalist oyuncu olmaya çabaladığı konuşuluyor. Ama son günlerde yaşananlar hariç hiçbir gelişme bu tartışmayı bir komplo teorisi olmaktan bu kadar net sıyıramazdı. Çünkü İngiltere’nin aktif Suriye politikası sadece diplomatik temas ve Şam ziyaretinden ibaret değil. Birlikte Suriye üzerine politika yaptığı Katar Emiri’nin savaş sırasında İngiltere’yi ziyaret etmesi de tek başına yeterli değil.

Esas olarak bölgeyle ilgilenen herkesi şaşırtan muhaliflerin ulaştığı askeri kapasite oldu. HTŞ başta olmak üzere muhaliflerin bu kadar hızlı sonuç alması bazı soruların sorulmasına yol açtı. HTŞ yıldırım hızıyla düzenlediği taarruzlarda dron kullanması ayrıca dikkat çekti. HTŞ’nin bu dronları Ukrayna’dan temin ettiğine yönelik bilgiler de dolaşıma girerken HTŞ’nin dron kullanmayı kimden öğrendiği de merak konusu oldu.

İngiltere’nin dış istihbarat servisi MI6’in HTŞ’lilere dron eğitimi verdiği iddialar arasında. Küçümsenemeyecek bir iddia çünkü dış politikada askeri destek........

© CGTN Türk