Dans: Adımlar Arasındaki Yaşam
Bir adım… sonra bir diğeri. Bedenin hareketiyle başlayan bir ritim, ruhun yankısıyla tamamlanır. Dans, insanın varoluşunu dışa vurduğu en eski dillerden biridir.
Pablo Picasso’nun ‘’The Three Dancers’’ tablosuna baktığımızda, yalnızca üç figür değil; insanın iç dünyasındaki üç ayrı duyguyu görürüz. Teslimiyetin, arzunun ve özgürlüğün dansıdır bu. Bedenler birbiriyle çarpışır, renkler iç içe geçer; hareketin içinde hem çatışma hem uyum vardır. Tıpkı insan ruhu gibi; bir yandan kendini bırakmak ister, bir yandan kontrol etmek. Picasso’nun dans eden figürleri, ruhun görünmez bir fırtınasını resmeder. Beden konuşur, ruh yanıt verir ve o anda, dans başlar.
Müziğe kulak verdiğimizde, Dmitri Shostakovich’in ‘’The Second Waltz’’’ı bu içsel dalgalanmayı hatırlatır. Melodi bir an neşeyle yükselir, sonra bir........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Tarik Cyril Amar