Zurnanın ‘zırt’ dediği yer

Önce yazının başlığının anlamı ne? Okurlara onu anlatayım. Resimli Deyimler Sözlüğüne göre, yapılmakta olan işin en hassas en can alıcı yeri. Bu açıdan baktığımızda, ülkemiz gündeminin ilk beşinde göçmen sorunu yer alıyor. Sığınmacısı ve kaçağıyla Türkiye bu konuda dünya rekorları kırıyor. Göç İdaresi Başkanlığı, kayıt altına alınmış geçici koruma statüsündeki Suriyeli sayısının 9 Mayıs 2024 itibariyle 3 milyon 115 bin 536 kişi olduğunu açıklamıştı. İçişleri Bakanlığı, 9 Kasım 2023’ten bu yana düzenli göçmen sayısını 4 milyon 643 bin 986 olarak ilân ediyor. Resmi kayıtların dışındaki gerçekler ise çok farklı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın İmamoğlu su faturalarından yola çıkarak sadece İstanbul’da iki buçuk milyon kayıtlı/kayıtsız göçmen olduğunu söylemişti. 16 Temmuz 2023’te Zafer Partisi Başkanı Sayın Özdağ bu rakamı 13 milyon olarak belirledi

Okuyucularımı rakamlara boğmak istemiyorum. “Suriye bizim iç işlerimizdir” diyen, namazını Şam’daki Emevi Camisi’nde kılacağını dünyaya ilân eden iktidarın bizi getirdiği yer burası işte. İçinde en fazla göçmen barındıran ülke sıfatıyla dünya rekoruna sahip olmamız! Doğum oranları karşılaştırmasında Suriyeli kadınların açık üstünlüğü dikkate alındığında gerçek anlamda “beka” sorunu ile karşı karşıya olduğumuz tartışılmaz. Şimdiye kadar beka sözcüğünü yerli yersiz kullanarak kavramın ciddiyetine zarar verenler bu konuda sessizliği yeğliyorlar. Suriyelilerin dışında Afganlılar da ülke gündemine girdi. Afganistan kaçan ABD iş birlikçilerinin aklına nedense ülkemiz geldi. Aralarında kadın, çocuk ve yaşlı bulunmayan güçlü kuvvetli Afgan delikanlıları kafileler halinde sınırlarımızı geçtiler. Bu cesareti nereden buldular? Yoksa onları yönlendiren ve rahatlatanlar mı oldu; belli değil. Diğer göçmenleri, Afrikalıları saymıyorum. Ülkemizin başı........

© Bizim TV