Günün olayı; Vakko’nun olimpiyat elbiseleri konusunda bilmediklerimiz

Vakko’nun Olimpiyat kafilemizin elbiseleri tartışmasında ilk taşı aramızda moda konusunda en masum kişi atmalıydı…

Ve o kişi kesinlikle Uğur Dündar değildi…

Çünkü Uğur Dündar ve moda denildiği zaman benim aklıma sadece, Eskişehir Mumyalar Müzesi’ndeki balmumu Uğur Dündar replikası geliyor.

Bir milimi bile kırışmamış bir takım elbisenin içinde yüzü de bir milim kırışmamış bir Uğur Dündar.

Sanki onun için hayat kronolojinin bir noktasında durmuş ve ondan sonra bir milim değişmemiş.

Vallahi Uğur’un kendisinden daha başarılı bir kopyası.

Müjdat Gezen müzeden o balmumu replikayı getirmiş karşısına oturtmuş hepimiz de pekala Uğur’un kendisi gibi izlemiştik.

Hayatı boyunca karizmasına tek kırışık koydurmamak için sadece, Londra’nın Savile Road terzilerinden çıkmış havası verilmiş klasik tarz takım elbise giyen Uğur Dündar’a, Vakko’nun hazırladığı elbiselerin “Pijama gibi” görünmesi çok normal.

Çünkü bir elbisenin üzerinde çizgi varsa o pijamadır.

Neyse Uğur’un hoşgörüsüne sığınarak yaptığım bu hafif şakadan ciddiye geçelim.

Vakko’nun tasarımları bazıları tarafından sevilmedi.

Beni en çok üzen de Paralimpik takımın bir deklarasyon yayınlayarak “Biz bunları giymek istemiyoruz” demesi oldu.

Öbür eleştirilere bir şey demek istemem.

Çünkü neticede her tasarım bir beğeni konusudur.

Bazıları beğenir bazıları beğenmez.

Nitekim Ralph Lauren gibi bir devin ABD takımı için yaptığı elbiseleri ben çok beğendim ama New York Times’ın baş moda editörü Vanesse Friedman hiç beğenmedi.

Ama şöyle bir gerçek var.

Ülkeler her olimpiyatta tasarım işini o ülkenin önde gelen bir tasarımcısına veriyor.

Bu olimpiyatlarda ABD Ralph Lauren’e, Fransa Berluti’ye, İtalya Armani’ye verdi.

Kanada ise son yıllarda gençler arasında en hızla yükselen marka olan Lululemon’a verdi bu işi.

Bizimki de Vakko’ydu…

Beğenirsiniz beğenmezsiniz ama bana göre Vakko’nun tasarımları bugünlerin en gözde markası Lululemon’unkinden hiç de aşağı kalır düzeyde değildi.

İki kelime ile “Pijama gibi” deyip geçilen olimpiyat kafilemizin giysileri nasıl hazırlandı düşündünüz mü?

Forbes dergisi, olimpiyat öncesi benden olimpiyatlarda Türk sponsorları içi bir yazı istedi.

Bunun için ülkemizin önde gelen markalarından sponsor olan kuruluşların en üst düzey yöneticileri ile konuştum.

Bu yazı Forbes dergisinin bu ayki sayısında yayınlandı.

Yazının başlığı şöyle:

“Altı santim yükselen smaç boyu olimpiyat kafilelerimizin oyuncularının paça boylarını kaç santim uzattı…”

Çok ayrıntılı bir çalışma oldu ilgilenen dergide tamamını okuyabilir.

Kadın voleybol takımımızın smaç boyu son 10 yılda 6 santim yükseldi.

Tabii bu oyuncuların boylarını, omuz, kol ve ayak uzunluklarını da etkiledi.

Kafilede 414 sporcu var.

Her spor dalının vücut yapısı ölçüleri farklı.

Bu da çok zor ve uzun bir işi gerektiriyor.

Sporcularımız bu yaz biri futbol öteki olimpiyatlar olmak üzere çeşitli alanlarda uluslararası sahalara çıktılar.

Türkiye bu oyunlarda devler arasına yüzde........

© Bizim TV