İki fotoğraf, iki çerçeve

Geçmişi ta Eski Çin’e, Konfiçyus’a kadar dayandığı varsayılan ve eski bir Çin atasözü olduğu da belirtilen ünlü söz vardır ya:

"Bir resim bin kelimeye bedeldir..."

Belki de, dünyanın en çok atıf yapılan ve en kullanışlı özlü sözlerinden biridir.

Günümüzde "Bir fotoğraf..." diye dönüşmüş versiyonuyla, dünyanın kim bilir kaç yüz gazetesinde, hemen her gün yeralan bir fotoğrafta, sosyal medyada paylaşılan bir kare görüntüde daima kendini hatırlatır.

Türkiye de, 10 gündür aynı öyle "Bin kelimeye bedel" bir fotoğraf karesini, daha doğrusu bir kaç fotoğraf karesinden oluşan bir "kolaj"ı, ve o kolaj üzerinden aktarılmaya çalışılan bir "mesajı" tartışıyor.

Mâlûm, TBMM açılış günü CHP, TİP ve EMEP’in anlamlı, yerinde ve haklı boykot tavrına nazire yapmak istercesine partili cumhurbaşkanı Recep Bey’in bir odada karşısına, bir başka salonda da yanına "dizdirdiği" diğer muhalefet liderleriyle birlikte verdiği "cephe" fotoğrafından söz ediyorum.

Aslında, partili cumhurbaşkanının bu organizasyonunu anlatan o fotoğrafa eşlik edebilecek bir müzik parçası da, o günden beri kafamda çınlayıp duruyor:

"Gelmezsen Gelme!.."

İbrahim Tatlıses’in o yanık sesiyle bir zamanlar meşhur ettiği o türkü ne diyordu?

"Eski Resimlere Baktım / Daldım Bir Cigara Yaktım / Resmine Bir Mermi Çaktım / Gelmezsen Gelme"

Şunun şurasında belki de sadece 1,5 yıl önce Nisan - Mayıs 2024 aylarında "Normalleşme - yumuşama" senaryoları ve naif girişimleri ile Erdoğan - Özel ikilisinin sergilediği sıcak görünümlü ama aslında buz gibi fotoğraf karelerinden bu yana köprülerin altından ne sular aktı değil mi?

Hayatın pratiği ve tarihin kaçınılmaz akışı, toplumsal mücadelenin geldiği nokta ve ezilen - sömürülen -........

© Birgün