‘Allah’tan kork…’

Yazının başlığı, vurgulayıcı bir biçimde Türkiye İstatistik Kurumu-TÜİK için kullanılıyordu (Karar, 9 Temmuz).

Ancak, Allah’tan kork haykırışı, yalnız bu kurumun tutumu için değil, devlet kurumlarının, tamamı için geçerlidir.

Hukuksuzluk ve kurumların çalışamaz duruma gelmiş olması, kamu yöneticilerinin tamamını halkın çığlıklarına karşı “duyarsızlık” noktasına taşımış bulunuyor.

Bu hafta yaşanan TÜİK olayı bu büyük yıkımın yalnızca birinin dışa vurumudur.

Günümüzde devlet yönetiminin gerek “kendi” işleyişinin sağlıklı olması, gerekse tüm diğer gerçek ve tüzel kişilerin iş görebilmesi için istatistik, olmazsa olmazdır. İstatistikler de kural olarak devletin yetkili birimi tarafından ve uluslararası düzeyde benimsenen bilimsel yöntemlerle derlenmelidir. Türkiye cumhuriyeti bu gerekleri yerine getiren bir yaklaşımla 1927’de Devlet İstatistik Enstitüsünü-DİE kurdu.

DİE, nüfus sayımları yaparak toplumun fotoğrafını çekti ve öncelikle, toptan eşya ve tüketici alanlarındaki doğru fiyat ölçümleri ile parladı. Sonra dünyadaki gelişmeler koşut olarak ulusal gelir hesaplarını, kamu kesiminin gelir-giderlerini; büyüme ve gelir dağılım verilerini, tarım, sanayi ve hizmet sektörlerini, ekonominin sektörleri arasındaki mal ve hizmet akımlarını gösteren “girdi-çıktı” tablolarını; daha sonra işgücü ile ilgili sayısal verileri ve son olarak da araştırma-geliştirme AR-GE istatistiklerini yine bilimsel yöntemlerde derledi ve yayınladı. Böylece ekonomik ve toplumsal yapının gerek “tarihsel gelişiminin karşılaştırmalı ele alınması; gerekse kesit çözümlemesi olanağı sağlandı.

AKP........

© Birgün