Kavramları öldürebilirsiniz

Soyutlama, zihinsel bir etkinlik. Soyut düşünce, insanın gelişim sürecinde sonradan edindiği, zihinsel gelişmişliğini gösteren bir yetenek. Soyutlama sözcüğünün yerine, Osmanlıca karşılığı "tecrit” sözcüğünü de pekâlâ kullanabilirsiniz. Ve tecridin zihinsel gelişmişliğin bir göstergesi olduğunu söylediğinizde kurduğunuz cümlenin anlamı birden değişir. Düşünen insanın toplumdan giderek uzaklaştığını ve kaçınılmaz olarak yalnızlaştığını ima etmiş olabilirsiniz. Ya da sınır aşabilen bir eylem olan düşünmenin sınırını aştığında iktidar tarafından tecrit edildiğini de vurgulamak istemiş olabilirsiniz. Sınırını aşanlara iktidarın uyguladığı bir cezalandırma yöntemi olarak tecrit ile bir düşünme şekli olarak tecrit nasıl bir ve aynı şey olabilir? Nasıl oluyor da bir cezalandırma yöntemi, aynı zamanda zihinsel gelişmişliği gösterebiliyor? Demek ki zihinler tıpkı iktidarın zihni gibi şeyleri bağlamlarından soyutlayarak, nesnelerini tecrit ederek iş görüyor. 12 Eylül’de yargılanan MHP Genel Başkan Yardımcısı Agah Oktay Güner’in mahkeme salonunda söylediği “fikirlerimiz iktidarda, bir hapisteyiz” saptaması, soyutlamanın iktidarla olan ilişkisini doğrudan gösteriyor. İnsanları niteliklerinden soyutlayıp kavramların içine hapsetmekte bir beis görmeyenler, soyutlanıp tecrit edildiklerinde şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Soyutlama iktidarda, biz tecritteyiz.

Şeyler,........

© Birgün