İşçi sınıfı Genco Erkal’ı unutmayacak!

Sondan başlamak gerekirse, 2 Ağustos 2024 Cuma günü Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesinin bütün koltukları kapıların açılmasından 5 dakika sonra dolmuştu. Sadece koltuklar değil koridorların basamaklarında da insanlar kucak kucağa sığışmışlardı. İlan edilen programın başlama saatine daha epeyce zaman vardı. İnsanlar gelmeye devam ediyorlardı, ama salona sığmıyorlardı. Önceden gelip sahneyi rahat gören koltuklara oturanlar, önlerine duvar olanları uyarırken diğerleri de “tiyatro oyununa gelmedik ki, cenaze törenindeyiz” diyorlardı.

Aslında cenaze töreninden çok Genco Erkal’ın son kez sahnede olduğu bir oyun” gibiydi her şey… Sahnedeki perde de Genco Erkal’ın değişik zamanlarda çekilen fotoğraf ve videolarından oluşan görseller dönüyor, salonu onun görkemli sesi kaplıyordu. Değişik oyunlarının replikleri, Nâzım Hikmet şiirleriyle dönüşümlü olarak kolonlardan yükseliyor.

Sahnede bir piyano ve bir de bayrağa sarılı tabut! Onun oyunlarıyla hayatlarına rota çizmiş olanlar için muhtemel şöyle gelişme yaşanabilirdi:

Genco, o tabutun kapağına içerden bir tekme atarak çıkacak, sadık izleyicilerini ajite edecek Nâzım’dan bir kavga şiirine başlayacak, aynı anda piyanonun başına Fazıl Say oturacak onun sihirli parmaklarından........

© Birgün