menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

IMF’nin Şimşek’e desteği sürüyor

29 25
26.11.2025

IMF üye ülkelere 4.madde kapsamında her yıl bir teftiş gezisi düzenler. Hazırlanan rapor IMF Yürütme Kurulu’nun onayından sonra yayımlanır. Ancak öncesinde teftiş heyeti vardıkları sonuçları ana hatlarıyla kamuoyuna açıklar. Bu not aslında raporun rengini de belirler. İşte bu belge 22 Kasım 2025 tarihinde IMF sitesinde yerini aldı.

IMF başından beri Mehmet Şimşek’in kemer sıkma programına desteğini esirgemiyor. Çünkü bu IMF ile imzalanan stand-by anlaşması çerçevesinde uygulanan, borç desteği gerektiren bir program olmasa da sıkı para ve maliye politikaları, emek gelirlerinin kısılması özellikleriyle malum Washington Uzlaşması’nın tüm özelliklerini taşıyor. Nitekim aynen 2023 ve 2024’tekiler gibi, 2025 değerlendirme metni de Türkiye ekonomisine geçer not veriyor. Ayrıca Trump döneminde Türkiye’nin daha belirgin biçimde Atlantik İttifakı’na yönelmesi, BRICS örgütünden gelen üyelik davetini kabul etmemesi de IMF’nin Türkiye’ye hayırhah bakışında bir rol oynuyor.

Metnin girişinde ihtiyatlı ekonomi politikalarının önemli bir başarı sağladığı vurgulanıyor. Bütçe açığının 2024’teki GSYH’nin %4.7’si düzeyinden, %3.6’sına kadar çekilmesi, harcamalardaki kısıntıya ve vergi toplamadaki başarıya bağlanıyor. Enflasyonun Eylül 2024’teki I noktasından Ekim 2025’te 3 gerilemesi başarı kabul ediliyor. Politika faizinin son dönemlerdeki indirimlere rağmen reel getiri sağlamasının TL’ye olan güveni pekiştirdiği vurgulanıyor. 2025’in ilk yarısında ulaşılan %3.6 büyüme oranı deprem bölgesindeki yeniden imar faaliyetine ve yükselen altın fiyatlarının yarattığı servet etkisine yoruluyor. Yani altın fiyatları yükseldikçe, altın yatırımı bulunanların kazandığı güven hissi sayesinde mal ve hizmetlere olan talepleri artıyor.

Ancak süre uzadıkça, TCMB’nin enflasyon beklentilerini düşük bir düzeyde çapalamasının gecikeceği, olası bir şokun enflasyonu yeniden ateşleme tehlikesinin artacağı dile getiriliyor. Büyük şirketler ile KOBİ’ler arasındaki karlılık makasının açıldığı, gelir ve servet farklılıklarının derinleştiği, varlık fiyatlarındaki artışın orantısız biçimde yüksek gelirli hanelere yerer sağladığı ifade ediliyor. İster istemez de, “bunca sakıncası bulunan bir programın neresi başarılı o zaman?” sorusunu akla getiriyor.

2026 tüketici enflasyonunun Enflasyon Raporu’ndaki  hedefinin oldukça üzerinde " olması bekleniyor. 2025 yılı için %3.5 büyüme tahmin edilirken, 2026 yılında düşen politika faizinin ve daha az sıkı maliye politikalarının etkisiyle %3.7 bir........

© Birgün