Avrupa’nın Ukrayna’da barışa garanti arayışı!
Almanya’nın eski dışişleri bakanlarından ve iktidardaki koalisyon hükümetinin küçük ortağı SPD’nin (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) eski genel başkanlarından Sigmar Gabriel’e göre ABD’nin geçen hafta açıklanan yeni “Stratejik Ulusal Güvenlik Belgesi’ni” yeni bir tarihsel dönemin başlangıcı olarak tanımlıyor:
“Bu bir Yalta 2.0. Yerkürede nüfuz bölgeleri paylaşıldı ve biz Amerika’ya göre Rusya’nın söz hakkı olduğu bölgede olmak gibi bir şanssızlıkla karşı karşıyayız.”
Söz konusu belgeyi “Transatlantik ittifakın sonu” olarak görmek istemeyenler de var ama durumu açıklamak için, 80 yıl önce II. Dünya Savaşı’nın ardından dönemin süper güçlerinin (ABD, Birleşik Krallık ve Sovyetler Birliği) dünyayı kendi nüfuz alanlarına paylaştığı Yalta Konferansı’na gönderme yapan Gabriel’in görüşlerini paylaşanlar çoğunlukta.
Örneğin uzun yıllardır koalisyonun büyük ortağı Hıristiyan Birlik partilerinin (CDU ve CSU) dış politika sözcüleri arasında yer alan Norbert Röttgen de benzer şeyler söylüyor ve durumu “ABD’nin 80 yıllık Avrupa politikasında köklü değişiklik” olarak tanımlıyor.
Aslında Trump yönetiminin bu son çıkışı Avrupa için sürpriz değil. Trump, ilk başkanlık döneminden bu yana Avrupa Birliği’ni (AB) özünde ABD’ye zarar veren bir “birlik” olarak görüyor ve Avrupalı liderler bunu çok iyi biliyorlar.
Ancak ABD’nin desteğini çekmesi halinde kendilerini Rusya’nın karşısında korumasız kalacağını gören AB liderleri, bir yandan “ABD’den bağımsız olmak gerektiğine”........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel