Muhalefete çelme, halka eziyet

Hükümet durdu durdu, muhalefet yerel seçimde önemli bir başarı yakalayıp belediyeleri Cumhur İttifakı’nın elinden alınca, “SGK borçlarını ödeyin” demeye başladı. Çoğu AKP’li yönetimlerce biriktirilen, uzun yıllardır tahsil edilmeyen ve bugün 96 milyar lirayı bulduğu ifade edilen borç, dümene CHP geçince bir anda devlet için “namus meselesi” haline geldi.

Kamu zararının giderilmeye çalışılması, teoride doğru bir yaklaşım elbette. Ancak mesele bu kadar basit değil. Önce bunun derdine düşen tutarlı davranmış mı, ona bakmak gerek. Madem iktidar mali disipline bu kadar önem veriyor, KKM’yi finanse etmek için bütçedeki o büyük delik neden açıldı? Yap-işlet-devret modeliyle hayata geçirilen projelerde, müteahhitlere hangi akla hizmet devlet garantileri verildi? Mayıs 2023 seçimleri öncesinde Merkez Bankası’nın döviz rezervleri ne amaçla, hangi ihtiyaca binaen eritildi? Buna benzer onlarca soru daha sorulabilir.

“Kamu zararı” argümanı işin ambalajı. AKP’nin ekonomiye verdiği zararın haddi hesabı yok. Türkiye tüm bunların bedelini ödüyor ve uzun yıllar boyunca da ödeyecek. İktidar, “Devlet zarara uğratılacaksa onu da benden başkası yapamaz” diyor. Kendileri ihtiyaç görürse devletin kaynakları çarçur edilebiliyor ama söz konusu muhalefetin belediye olanaklarını kullanması olunca işler değişiyor. Erdoğan açısından sorun tam olarak burada başlıyor.

Erdoğan’ın “tahsilat”........

© Birgün