İstanbul’un orta yeri, Beyoğlu’nda 24 saat işlek olan bir sokakta, bir kadın iki erkeğin cinsel saldırısına maruz kaldı. Saldırı 24 Eylül’de meydana geldi, kamera kayıtları geçen hafta basına yansıdı. Saldırganlar, minik bir gözaltı sonrası halkın içine salındı. Ardından kurulan Twitter mahkemesi kararıyla tekrar gözaltına alınıp tutuklandılar. Bu tutukluluğun da çok uzun sürmeyeceği malumunuz… Kaldı ki sosyal medyanın insafına kalan bir sonucun, çözüm getirmeyeceği aşikâr.
Bize kalan, o kamera görüntülerindeki köşeye sıkıştırılan kadın oldu. O köşede tüm kadınlar kendini gördü, hepimiz o köşeye sıkıştırılmış hissettik. Bu sıkışmışlık halinden de nasıl çıkarız, bilmiyoruz. Çünkü hem suçlular hem de hayatta kalanlar, memleketin uzun cezasızlık geçmişinden haberdar.
∗∗∗
• İstanbul’da bir hastanede, hemşireyi cinsel saldırıya maruz bırakmaktan yargılanan asistan doktor, “nitelikli cinsel saldırı” suçundan yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat etti. Kadının avukatı, başka hemşirelerin de erkek doktorun kendilerini taciz ettiğini beyan ettiğini söyledi, karara itiraz etti.
• İstanbul'da A.C.A., karısını darbedip boğmaya çalışarak öldürmeye teşebbüs ettiği suçlamasıyla yargılandığı davada 15 Şubat’ta beraat etti.
• Yine İstanbul’da kendisinden ayrılmak isteyen kadını........