Mutsuzuz ama umutsuz değiliz! |
Uzunca bir süredir güne nasıl uyanacağımızı bilemez olduk. Televizyonların düğmesine korkarak dokunuyoruz! Her gün yeni soruşturmalar, operasyonlar, gözaltılar, tutuklamalar… Ülkenin ufkunu saran yoğun bir sisin içindeyiz…
Saray rejimi, yasa ve kural tanımıyor; yargı ve kolluk gücüyle toplumsal muhalefeti sindirmeye; CHP’yi hizaya getirmeye çalışıyor. Rejimin gönüllü payandası MHP, bir yandan kanlı bıçaklı olduğu PKK ile “barış süreci” yürütürken öbür yandan Süreç Komisyonu’nda yer alan ana muhalefet partisinin genel başkanını, “Sonun geldi!” diye tehdit ediyor! Bir dönem “hak, hukuk, adalet” diyerek 350 kilometrelik “Adalet Yürüyüşü”ne çıkan Kemal Kılıçdaroğlu ise 13 yıl genel başkanlık yaptığı partisi polis ablukasındayken gıkını bile çıkarmıyor!
Bu arada AKP’nin kullanışlı aparatları haline gelen CHP’deki “Truva atları” da boş durmuyor! Dokuz mahkemeden kovulsalar da Saray’ın desteğiyle onuncusundan CHP İstanbul İl Yönetimi için “kayyım” kararı çıkartmayı başardılar. Gürsel Tekin’i İl Başkanlığı’na oturtabilmek için devlet güçleri seferber oldu. Günde beş vakit “yargımız bağımsız ve tarafsızdır” tiradını yineleyen Adalet Bakanı da ortalık böyle karışmışken yargıyı yönlendiren açıklamalar yapmaktan geri durmuyor. Daha önce “Ben Anayasa Mahkemesi kararını tanımıyorum, saygı da duymuyorum” diyen AKP’li Cumhurbaşkanı ise şimdi yetkisiz bir alt mahkemenin hukuk dışı kararına tepki gösterenlere, “Mahkeme kararlarını tanımamak, hukuk devletine kafa tutmaktır” diye gözdağı veriyor…
∗∗∗
Anayasaya........