Geçtiğimiz günlerde çok önemli bir diplomasi faaliyeti gerçekleşti; fakat Maldivlerdeki tatilin gölgesinde, Monakolu ıstakozun kızarmış kıskaçlarının arasında kaybolup gitti. Tatil ve ıstakozun gölgesinde kaldı. İnsanların bakışları dikkatleri özel bir kulüpte yenen ıstakoza ince kumlu bir plaj tatiline çevrildi.
Okumayı fazla sevmeyen insanımızı insanlık adına yapılan bu “diyalog” çalışmasını görmedi ve sosyal medyada paylaşılan kızarmış ıstakoza ve tatil resimlerine takılıp kaldı.
Neydi bu çalışma?
Eskiden bir kişi selam getirdiğinde “Gönderip getiren sağ olsun.” derdi büyüklerimiz.
Katolik âleminin ruhani lideri Papa Fransuva, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın selamı kendine iletildiğinde “Gönderip getiren sağ olsun.” dedi mi demedi mi bilmiyoruz.
Önemli de değil; fakat bu iletilen mektup elbette Monako ıstakozundan ve Maldivler tatilinden çok daha önemliydi insanlık adına.
Diyanet İşleri Başkanı’nın Papa’ya takdim ettiği mektubun elbette içeriğiydi önemli olan.
Bu içerikten bazı bölümleri aktaracağım.
“Diyalog” vurgusu yapılan bu mektubu bir zaman övülen bir zaman sonra da yerilen, kimilerince de hep yerilen bir faaliyet olarak bakmadan değerlendirmek gerek.
Hatta mektupta yazan temennilerden ülke insanının nasipsiz olup olmamasına da takılmamak lazım.
“Hepsine el sallayıp dünya barışı ve insanlık adına” diyerek bakmalı.
" Türkiye, insani diplomasi şiarıyla” diyerek başlıyor mektup.
"Türkiye, insani diplomasi şiarıyla…
… Aralarında Hristiyanların da bulunduğu, 450 refakatçinin eşliğinde, 429 Gazzeli hasta ve yaralının tedavisi de ülkemizde sürdürülmektedir.
Öldürmenin tüm Semavi dinlerce haram kılındığı bilincine sahip olan insanlık, Gazze'de uluslararası hukukun ve uluslararası insancıl hukukun çiğnenmesine daha fazla müsaade etmemelidir. Savaşta bile dokunulmaması gereken hastaneler, okullar, camiler, kiliselerin bilerek bombalanması karşısında sesini yükseltmelidir.
…
İnsani yardımların ulaştırılamaması nedeniyle açlıktan ölümlerin baş gösterdiği Gazze'de mübarek Ramazan ayında dahi ayrım gözetmeksizin devam eden İsrail saldırıları ve üçüncü yılına giren Ukrayna Savaşı’nın küresel etkileri........