Uygulasak da vergilemesek mi? |
İş dünyasında son zamanların en popüler tartışma konularından biri işletmelerde enflasyon muhasebesi uygulamasına ilişkin yasal düzenleme oldu. Önce enflasyonu tanımlayalım.
Muhasebe işlemlerinin eşölçünleştirilmesi (standartlaştırılması) için ülkemizin de üyesi olduğu bir uluslararası muhasebe örgütü vardır: Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu (International Accounting Standards Board-IASB).
Bu kuruluşun yayınladığı uluslararası muhasebe standartlarından biri de ‘Uluslararası Muhasebe Standardı (UMS) No 29 Yüksek Enflasyonlu Ekonomilerde Finansal Raporlama’ adlı standarttır. Bu daha sonra 2005’te ülkemizde ‘Türkiye Muhasebe Standardı (TMS) 29’ adını almıştır.
Bu standarda göre, ‘Yüksek enflasyonlu bir ekonomide, faaliyet sonuçlarının ve finansal durumun düzeltme yapılmaksızın yerel para biriminde raporlanması anlamlı ve faydalı değildir. Para satın alma gücünü öyle bir oranda kaybeder ki, farklı zamanlarda meydana gelen işlemlerin veya diğer olayların tutarlarının karşılaştırılması, aynı hesap döneminde bile yanıltıcı olur.’
Bu standartta bir ülkedeki enflasyonist durum şöyle tanımlanmıştır:
‘Bu standart, yüksek enflasyonun varlığına ilişkin kesin bir oran tanımlamaz. Finansal tabloların bu standarda göre düzeltilmesinin ne zaman gerekli hale geleceği konusu bir takdir meselesidir. Yüksek enflasyon, bir ülkenin, bunlarla sınırlı kalmamak üzere, aşağıdakileri de içeren ekonomik özelliklerince belirlenir:
(a) Nüfusun çoğunluğu servetini parasal olmayan varlıklarda ya da nispeten istikrarlı bir yabancı para biriminde tutmayı tercih eder. Elde tutulan yerel para, satın alma gücünü korumak üzere hemen yatırıma dönüştürme vb. suretiyle değerlendirilir;
(b) Nüfusun çoğunluğu parasal tutarları yerel para biriminden değil, nispeten istikrarlı bir döviz cinsinden dikkate alır. Fiyatlar da bu döviz cinsinden belirlenebilir;
(c) Kredili satış ve satın almalardaki fiyatlar; süre kısa bile olsa, kredi süresi boyunca satın alma gücünde beklenen zararları karşılayacak şekilde belirlenir;
(d) Faiz oranları, ücretler ve fiyatlar bir ‘fiyat endeksi’ne bağlıdır ve
(e) Son üç yılın kümülatif enflasyon oranı 0’e yaklaşmakta ya da aşmaktadır.
Yine standartta şöyle denilmiş:
Aynı yüksek enflasyonlu ekonominin para biriminde raporlama yapan tüm işletmeler bu standardı aynı tarihten itibaren uygular. Bu standart, raporlama yapılan para birimine sahip olan ülkede yüksek enflasyonun mevcut olduğunun tespit edildiği raporlama döneminin başından itibaren tüm işletmelerin finansal tablolarına uygulanır.
Tanımdan ve koşullardan anlaşılıyor ki, enflasyon muhasebesini tüm işletmelerimiz uygulamalıdır ki finansal tablo kullanıcılarının tümü işletmenin finansal durumunu doğru ve gerçekçi biçimde görebilsin. Bu standartlarda vurgulanan önemli bir husus düzenlemelere uygun olarak finansal tablo düzenlenirken ulusal veya uluslararası vergi düzenlemeleri göz önüne alınmaz. O konu........