Gördüğün şey artık mutlak değil |
Bir zamanlar fotoğraf, gerçeğin en güvenilir tanığıydı. Bir kare, şüpheye yer bırakmayan bir kanıttı kelimeler manipüle edilebilirdi ama fotoğrafın yalancı olmadığına dair sessiz bir toplumsal uzlaşı vardı. Bugün ise bu zemin çatırdıyor. Deepfake teknolojileri, generatif yapay zeka ve veri manipülasyon teknikleri, artık fotoğrafın en temel özelliğini gerçekliği temsil etme gücünü sorgulanır hale getiriyor. Artık kimse gördüğü görüntünün ne kadar gerçek olduğundan emin değil. Bu belirsizlik yalnızca izleyicinin değil, foto muhabirinin de dünyasını kökten değiştiriyor.
Teknoloji öyle bir noktaya geldi ki, bir politikacıyı konuşmadığı sözleri söylerken, bir protestocuyu hiç bulunmadığı bir yerde eylem yaparken göstermek saniyeler sürüyor. İyi eğitilmiş bir yapay zeka modelinin ürettiği sahte görüntüler, çıplak gözle ayırt edilemeyecek kadar gerçekçi. Bu durum fotoğrafın ontolojisini sarsıyor. Eğer her görüntü üretilebilir ise, gerçek olanın ayrıcalığı ne olacak?
İzleyici için bu sorunun cevabı giderek daha karmaşık hale geliyor. Haber siteleri bile artık yayınladıkları görsellerin altına “AI-generated” veya “manipüle edildi” notu düşmek zorunda kalıyor. Bu not yer almadığında bile kullanıcıların zihninde aynı şüphe........