Laflar laflara karışıyor. Bavullara tekerlek icat edilince biten demiryolları hamallığı... Merkez Bankası açılırken Avrupa'dan gelen altınları taşıyan trenler, hamallar... Kamusal alanların, kamu yararı kavramının öldürülüşü... Tugay Bey endüstriyel mirası da, sermayenin planlarını da emek üzerinden okuyor hep. Zamanında ortaya atılan gökdelenli rant projesi hayata geçemediyse bunda garlara bu çerçeveden bakarak direnenlerin, hem yargı yolunu hem de sokakları zorlayanların önemi büyük. 668 hafta ne demek! Haydarpaşa Dayanışması bu pazar 668. kez bir araya gelecek ve Haydarpaşa Garı'na dair bu yeni projeye karşı seslerini yükseltecek.
Haydarpaşa Garı kalabalık ama bu hiç alıştığı kalabalık da değil. TCDD ile TC Taşımacılık AŞ'nin bir miktar personeli elbette orada. Bir yandan Kültür Bakanlığı'na bağlı restorasyon firmasının elemanları dolanıyor. Garın etrafındaki sahayı da katarsak yine Kültür Bakanlığı denetiminde süren arkeolojik kazı ekibi var. Altyapı yatırımları için ihaleyi alan Cengiz-Kolin-Kalyon ortaklığı kendi personelini çalıştırıyor. Bir de geçen haftalarda gar binasında incelemeler yaparken çekilmiş fotoğrafları sosyal medyada dolanan Güler Sabancı gibi sürpriz ziyaretçiler eklenebilir. Gar kalabalık ama ne eksik derseniz tren eksik, yolcu eksik.