1945’te kurulan uluslararası sistemin çöküşü
Gelecek yıl bu zamanlar Birleşmiş Milletler Örgütü’nün yeni Genel Sekreterinin adını biliyor olacağız, ya da… hâlâ bilmiyor olacağız.
Guterres’in süresi Aralık 2026’da doluyor. Şimdiden birkaç aday olsa da muktedirlerin bir isim üzerinde ve üstelik onlara, icab ettiğinde “hayır” diyebilecek bir şahsiyet üzerinde anlaşmaları, günümüz şartlarında imkânsız. Olsa olsa gayet zayıf bir Genel Sekreter seçerler.
Dünya, Guterres’in ikinci beş yıllık görevi sırasında Ukrayna, Sudan ve Filistin’de, hâlâ sürmekte olan üç kitlesel katliamın başlamasına tanık oldu. Kamuoyunun dikkatini çekemeyen küçük çaplı boğuşmaları saymıyorum.
Epeydir BMGK’den dişe dokunur bir karar çıkamıyor. Çıkanlar ise sadece zayıf devletlerle ilgili, geçenlerde Filistin’in müstemlekeleştirilmesi kararı gibi.
BM, kuruluşundan bu yana iri devletlerden bağımsız icracı bir yapıda olmadı, zira bu konumda olması bânileri tarafından katiyen istenmedi. Devletlerin kendisine vermeye razı oldukları görevlerle sınırlı işler yapabildi. Epey yaygın olan “Nerde BM, neden müdahil olmuyor” sitemi, icracı olması istenmemiş bir sekretarya gerçeğiyle örtüşmez, maalesef.
1945-1989 arası dönemde Soğuk Savaş statükosu sayesinde bir takım kararlar alınabildi ve uygulandı. En önemlisi üzerinde geniş mutabakat olan dekolonizasyondu. Kocaman bir istisna ile: Filistin sorunu! BM diplomatı Brian Urquhart, “Filistin sorunu 1948’den bu yana BM’nin gelişimini hep engellemiştir” derdi.
Soğuk Savaş’ın sonu statükonun........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden