Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Sözcü TV'de Ece Üner'in sunduğu Sözün Gücü programına konuk oldu. BTP lideri, Uğur Dündar ve Ahmet Yavuz'un da yer aldığı programda soruları cevaplandırdı, gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Baştan sona takip etme imkânı bulduğum programda Bağımsız Türkiye Partisi lideri Av. Hüseyin Baş, medyanın duayenleri karşısında verdiği cevaplarla göz doldurdu.

Her cümlesi üzerinde dikkatle durulması gereken tespitlerden 2 tanesini paylaşmak istedik.

BTP liderinin tespitlerden biri: "28 Şubat'tan sonra 2002 seçimleriyle birlikte Türkiye 23 yıldır bu iktidarın yönetimi altında ve bu iktidar 23 yıldır 28 Şubat'ın üzerinde hala tepiniyor."

Bu tespitten yola çıkarak "28 Şubat öncesinde yaşanan olayların algı yönetimi ile alakalı" olduğunu, "bir mağdur yaratarak bu iktidara zemin hazırlandığı" tespiti gerçekten de mantığa uygun olan bir tespittir. Sayın Baş'ın bu fikrini dile getirirken ortaya attığı örnekler de gayet yerinde örneklerdi.

Gerçekten de 28 Şubat öncesinde piyasada dolaşan Müslüm Gündüz'ler, Ali Kalkancılar, Fadime Şahin'ler; elinde asa, sırtında siyah cübbelerle sokaklardan dolaşan, meydanlarda zikirler düzenleyen Aczimendiler yok artık. Çünkü onlar 28 Şubat öncesi mağdur yaratma senaryosunun birer figüranlarıydı.

Amaç; orduyu yıpratmak, AKP'yi iktidar etmekti. Amaç gerçekleşince araca gerek kalmaz…

Algı yönetmek ve toplumu istenilen yerlere sürüklemek isteyen güçler, isterlerse birilerini başka rollerle meydana çıkartabilirler. Çünkü Türk milletinin algılarla yönlendirmeye müsait bir yapısı vardır. Türk milleti aklından çok duygularıyla hareket eden bir millettir.

Sayın Baş'ın 2. Orijinal tespiti "İçerde bir kavga çıkaracak insanlar ülkeye dolduruldu."

Sayın Baş'ın bu tespiti de tam isabet bir tespittir: "Bizim içimize sokulanlar bölgesinden savaşarak gelmiş insanlar, mesela Afganlar diyoruz. Taliban iktidara gelince bir sürü genç buraya geldi. Bunlar orada okula gitmiyordu, iş güç sahibi değildi, ne yapıyordu? Taliban'la savaş halindeydi. Taliban iktidar olunca hepsi bu tarafa gelmiş oldu, dolayısıyla her şeyi yapma potansiyeline sahip bir grup ülkemize dolduruldu."

Gerçekten de öyle değil mi? Mültecilik bahanesiyle gerek Suriye'den gerek Afganistan'dan ülkemize gelenler, kendi ülkelerinde savaş vermiş ya da savaştan kaçıp gelmiş kimselerdir. Bu kişiler üzerinden ülkede bir kaos ortamına davetiye çıkartmak için küresel Türk düşmanları tarafından tehlikeli oyunlara zemin hazırlanabilir.

Kontrolsüz her gücün ve eylemin zararının olduğu genel geçer bir kuraldır. Normal rakamların çok üzerinde yabancı göç alan Türkiye'yi hangi tehlikelerin beklediğini tahmin bile etmekten korkuyor insan.

Yaşanan ve yaşanacak kültür erozyonunun ve sosyal dokumuzun göreceği zararları da işin başka yönüdür.

Bu kadar beceriksiz bir iktidar ve muhalefet yapısının başımıza açtığı tehlikelerin ortadan kalkması için milli çıkarlarımızı savunabilecek bir yapıya ihtiyaç vardır. Fabrika ayarlarımız olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletini ilelebet koruyacak kadrolara olan ihtiyaç, her geçen gün daha önem arz etmektedir.

Elimizi vicdanımıza koyup düşündüğümüz zaman Bağımsız Türkiye Partisi kadrolarından başka bu işi becerebilecek kimse de yoktur.

QOSHE - Sözün Gücü ve Hüseyin Baş - Uğur Kepekçi
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sözün Gücü ve Hüseyin Baş

11 1
02.03.2024

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Sözcü TV'de Ece Üner'in sunduğu Sözün Gücü programına konuk oldu. BTP lideri, Uğur Dündar ve Ahmet Yavuz'un da yer aldığı programda soruları cevaplandırdı, gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Baştan sona takip etme imkânı bulduğum programda Bağımsız Türkiye Partisi lideri Av. Hüseyin Baş, medyanın duayenleri karşısında verdiği cevaplarla göz doldurdu.

Her cümlesi üzerinde dikkatle durulması gereken tespitlerden 2 tanesini paylaşmak istedik.

BTP liderinin tespitlerden biri: "28 Şubat'tan sonra 2002 seçimleriyle birlikte Türkiye 23 yıldır bu iktidarın yönetimi altında ve bu iktidar 23 yıldır 28 Şubat'ın üzerinde hala tepiniyor."

Bu tespitten yola çıkarak "28 Şubat öncesinde yaşanan olayların algı yönetimi ile alakalı" olduğunu, "bir mağdur yaratarak bu iktidara zemin hazırlandığı" tespiti gerçekten de mantığa uygun olan bir tespittir. Sayın Baş'ın bu fikrini dile getirirken ortaya attığı örnekler de gayet yerinde örneklerdi.

Gerçekten de 28 Şubat öncesinde piyasada dolaşan Müslüm Gündüz'ler, Ali........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play