İsrail, Gazze Şeridi, Kudüs ve Batı Yaka’daki Filistin halkını soykırımdan geçirme, kutsallarını yok etmek suretiyle topraklarını işgal etmeye yönelik başlattığı planlı ve kapsamlı savaşı, tüm kırmızı çizgileri aşarak yürütmektedir.
İşgalci İsrail, Gazze felaketinin bir benzerini şimdi Batı Yaka’da başlatmaya hazırlandığı artık sır değildir.
Nitekim, İsrail Başbakanı katil Netanyahu, ‘İsrail ordusunun Batı Yaka’da Filistin Yönetimi’ne bağlı güvenlik servisleriyle olası bir çatışmaya hazırlandığını’ ifade eden açıklaması bunun en bariz örneğidir.
Mahmut Abbas öncülüğündeki Filistin yönetimi ise Netanyahu’nun bu tehditine karşı çareyi ABD’den yardım dilemesi ise gerçekten bir klinik vakadır.
Çünkü, İsrail’i çekinmeden sürdürdüğü saldırılarını bir insanlık faciasına dönüştürmesine destek veren ABD aynı zamanda bölgenin hiç bitmeyecek savaşlara sürüklenmesinin de müsebbibidir.
Son zamanlarda Biden ve Netanyahu’nun birbirini eleştiren açıklamaları asla inandırıcı değildir. Bunlar ABD Başkanı Biden’ın dünyada kaybettiği itibar ve güvenirliğini yeniden kazanma yönünde ‘danışıklı dövüş’ misali taktiksel beyanlar ve davranışlardır.
Ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail’in Gazze’yi bölmeyi reddettiğini ve Filistin yönetimi ile İsrail arasında iki devletli çözüme Gazze savaşı sonrası başlanacağı yönündeki yalan ve oyalamalarına inanmak ya bir gaflet ya da büyük bir ihanettir.
Daha dün BM-GK’daki ‘Gazze’ye acil ateşkes’ önerisi oylamasında veto yetkisini kullanarak, İsrail işgalinin, uluslararası hukukun tüm yasaklarını aşan savaşının, saldırganlığının ve soykırımın sürdürülmesi için yeşil ışık yakan, Joe Biden başkanlığındaki ABD’dir.
Filistin Devlet Başkanı sıfatıyla Mahmut Abbas’ın Siyonist İsrail’in suç ortağı ABD’ye “Kudüs dahil Batı Yaka’da Filistin halkına karşı artan İsrail’in saldırılarını ve Gazze benzeri bir vahşet hazırlıklarını durdurun” şeklindeki çağrısı gerçekten bir akıl tutulması ve de bir utanç tablosudur.
Filistin Yönetimi acilen bu yanlış politikalarından vazgeçmeli, aklını başına almalı ve düşmanlarından medet umma yerine İslami Direniş Hareketi HAMAS’ın Filistin Yönetimine “Oslo Anlaşmalarını uygulamayı bırakıp ‘kapsamlı direnişe’ geç” çağrısına uymalı.
*
FKÖ lideri ve Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Filistinli direniş örgütlerinin yanlışta olduklarını, uluslararası toplumun girişimleriyle Filistinlilere bir devlet vermek için İsrail’in işgal edilmiş topraklardan çekilmeye zorlanacağına inanıyordu.
Bunun asla gerçekleştirilmeyeceği ve bir siyasi oyunla karşı karşıya kaldıklarını belirten Hamas başta olmak üzere direniş örgütlerine karşı Abbas, ‘tek doğru görüş benimdir’ noktasında ısrar ediyordu.
Ancak yıllardır devam eden İsrail işgali ve devlet terörü karşısında sadece kınamakla yetinen uluslararası toplum, Filistinlilerin dökülen kanını ve çektiği acıları umursadığı süreç içinde görüldü.
Başka fikirleri tartışmaya dahi tahammülü olmayan Abbas, şimdi yanıldığını anlasa da artık her şey çok geç.
Çünkü, Gazze yakılıp yıkıldı ve şimdi Kudüs dahil Batı Yaka benzer bir tehditle karşı karşıyadır.
Yıllardır Batılı emperyalistlerin oyalayıcı politikalarına alet olan Abbas’a Filistinliler arasında hem büyük bir öfke var, hem de Gazze faciasına karşı etkisiz kalmakla suçlanıyor.
Gazze’deki İsrail tarafından sürdürülen vahşeti kınamak üzere Batı Yaka sokaklarına çıkan Filistinliler, İsrail’i lanetlerken, “Abbas istifa” sloganları atmış olmaları Abbas’a duyulan öfkenin en bariz örneğidir.
1967’den bu yana işgal altında olan Batı Yaka ve Doğu Kudüs’te İsrail yerleşimlerinin ve askeri kontrolünün hızlı bir şekilde artması karşısında Abbas yönetimi çaresiz kalırken, Yahudi yerleşimcilerin Filistinli sivillere yönelik saldırıları da aynı dönemde artış gösterdi.
Abbas’a Filistinlilerin gösterdikleri öfkenin asıl sebebi de bu…
Filistin Yönetimi, başlangıçta bağımsız bir Filistin devletinin ilk adımı olarak tasarlanmıştı ancak İsrail’le yapılan müzakereler 10 yılı aşkın süredir donmuş durumda olduğu için Filistin Devlet Başkanlığı sözde var ancak özünde yok gibi bir durum söz konusu.
Gazze’den ise 2007’de Hamas tarafından çıkarılan Abbas, etkisiz ve yetkisiz sözde Filistin Devlet Başkanı.
18 yıldır Filistin Yönetimi’ne başkanlık eden Mahmud Abbas’a karşı olan bu tepki her geçen gün artarak devam etmekte olduğu ise diğer bir gerçektir.
Filistin, sözde bir devlet. Abbas ise yetkisiz ve etkisiz bir başkan…
17
0
16.12.2023
İsrail, Gazze Şeridi, Kudüs ve Batı Yaka’daki Filistin halkını soykırımdan geçirme, kutsallarını yok etmek suretiyle topraklarını işgal etmeye yönelik başlattığı planlı ve kapsamlı savaşı, tüm kırmızı çizgileri aşarak yürütmektedir.
İşgalci İsrail, Gazze felaketinin bir benzerini şimdi Batı Yaka’da başlatmaya hazırlandığı artık sır değildir.
Nitekim, İsrail Başbakanı katil Netanyahu, ‘İsrail ordusunun Batı Yaka’da Filistin Yönetimi’ne bağlı güvenlik servisleriyle olası bir çatışmaya hazırlandığını’ ifade eden açıklaması bunun en bariz örneğidir.
Mahmut Abbas öncülüğündeki Filistin yönetimi ise Netanyahu’nun bu tehditine karşı çareyi ABD’den yardım dilemesi ise gerçekten bir klinik vakadır.
Çünkü, İsrail’i çekinmeden sürdürdüğü saldırılarını bir insanlık faciasına dönüştürmesine destek veren ABD aynı zamanda bölgenin hiç bitmeyecek savaşlara sürüklenmesinin de müsebbibidir.
Son zamanlarda Biden ve Netanyahu’nun birbirini eleştiren açıklamaları asla inandırıcı değildir. Bunlar ABD Başkanı Biden’ın dünyada kaybettiği itibar ve güvenirliğini yeniden kazanma yönünde ‘danışıklı dövüş’ misali taktiksel beyanlar ve davranışlardır.
Ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail’in Gazze’yi bölmeyi reddettiğini ve Filistin yönetimi ile İsrail arasında iki devletli çözüme Gazze savaşı sonrası başlanacağı yönündeki yalan ve oyalamalarına inanmak ya bir gaflet ya da büyük bir ihanettir.
Daha dün BM-GK’daki ‘Gazze’ye acil........
© Yeni Akit
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
