İnsanın elinden geleni yapması vazifesidir. Elinden, dilinden daha fazla şey gelmesi için gayret etmesi ise fazilettir, sadakattir.

İşte Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan, siyasete girdiği 50 yıldan bu yana böyle bir zihniyetle hareket etmiş ve halen de etmektedir.

Pazar günü gördük ki, Reis’in bu özelliği; teşkilatlar ve adaylar tarafından sandıklara yansımamıştır. “Görünen köyün ırağı olmaz” misali, yansımayacağı da belliydi.

Bu tespitlerimi, Tayyip Erdoğan’a inanmış, inandığım için de reyimle-yazılarımla-konuşmalarımla desteklediğim ve hep destekleyeceğim için yapmaktayım.

Sonuçlar meydanda! Kendimiz ettik, kendimiz bulduk. Hiç kimsede kabahat aramaya gerek yok. Kendimizi kandırmayalım.

Pazar gecesinden beri pek çok yorum okuyor-dinliyor-izliyorsunuz. Bu sebeple bilinenleri tekrar ederek boşboğazlık etmemeli ama satırbaşlarıyla bazı şeyleri de hatırlatmalı:

- Bu seçimde hizmet değil, sol ideoloji kazanmıştır. Hizmete oy verilmemiş, ideolojiye verilmiştir. CHP’nin açık gizli yaptığı ittifakların neticesi ortadadır!

- Ak Parti teşkilatları, “Ne oldum” rüzgârına kapılarak; R. Tayyip Erdoğan’a gözü kapalı oy veren 50 ve üzeri yaşlardaki insanları çantada keklik görüp kapılarını kapamışlardır. YRP’nin oy aldığı yerlere ve oranına bakılırsa, bu fotoğraf görülebilir.

- Siyasi ve ideolojik olarak gerçekte inanmadığımız bir takım hususlara, haddinden fazla abanarak, kimse ikna edilmemiş ve olmamışlardır.

- Toplum ve ailedeki tefessüh hali görülmezden gelindiği gibi normal hale gelebilmesi için her türlü imkân seferber edilmiştir.

- Milletimizi millet yapan, millete devlet kurduran değer yargılarımıza maalesef sadece Cumhurbaşkanımız sahip çıkmış ve sadece alkışlanmıştır.

- Ak Partiyi 21 yıldır iktidarda tutanları memnun etmek yerine, Ak Parti ve Reis’e karşı cephe almış insanları memnun edebilmek için her yol denenmiştir.

- Zarar vermeyecek dostlar uzak tutulmuş, zarar vereceklerse kazanmak için yakın tutulmuş, yakınlaştırılan “zararlılar” dost olmazken, uzaklaştırılanlar ise darılmışlardır.

Kendi kendimize ettiklerimiz bu kadar değil elbet. Kendimizi yenilemek için umut gibi ciddi bir inancımız vardır.

Ezcümle:

“Yenilerek yenilenmeyi” ilk defa tadacağız. Şimdiye kadar tatmadık çünkü. 20 yıldır Reis’in sırtından geçiniyoruz.

Umutlu olmak mümine farzdır. Yalnız gayretsiz, çabasız umutlu olmak ancak hayalen mümkündür. Amentümüzü suiistimal bizi bu noktaya getirmiştir.

İyiliği artırmaz, kötülüğü önlemezsek huzur bulabilir miyiz? İşi ehline vermez, yöneticilere sorumluluklarını hatırlatmazsak, suç ve günaha karşı çıkmazsak, bekamız halas bulur mu?

QOSHE - Kendimiz ettik kendimiz bulduk - Hüseyin Öztürk
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kendimiz ettik kendimiz bulduk

40 1
02.04.2024

İnsanın elinden geleni yapması vazifesidir. Elinden, dilinden daha fazla şey gelmesi için gayret etmesi ise fazilettir, sadakattir.

İşte Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan, siyasete girdiği 50 yıldan bu yana böyle bir zihniyetle hareket etmiş ve halen de etmektedir.

Pazar günü gördük ki, Reis’in bu özelliği; teşkilatlar ve adaylar tarafından sandıklara yansımamıştır. “Görünen köyün ırağı olmaz” misali, yansımayacağı da belliydi.

Bu tespitlerimi, Tayyip Erdoğan’a inanmış, inandığım için de reyimle-yazılarımla-konuşmalarımla desteklediğim ve hep destekleyeceğim için yapmaktayım.

Sonuçlar meydanda! Kendimiz ettik, kendimiz bulduk. Hiç kimsede kabahat aramaya gerek yok. Kendimizi kandırmayalım.

Pazar gecesinden beri pek çok yorum okuyor-dinliyor-izliyorsunuz. Bu sebeple bilinenleri tekrar ederek boşboğazlık etmemeli ama satırbaşlarıyla bazı şeyleri de hatırlatmalı:........

© Yeni Akit


Get it on Google Play