Daha çok sigorta, daha az risk daha az maliyet demek
Arabamızı kasko yaptırıyoruz ama kendimize sigorta yaptırmıyoruz. Sigorta üzerine yapılan konuşmalarda en çok bu cümle kullanılır. Sohbet böyle başlar ya da böyle biter. Geçtiğimiz günlerde sigorta konusunda vahim bir olayı daha fark ettik. Türkiye’nin neredeyse en büyük kuruluşlarının üye olduğu İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan şöyle dedi: -Türk sanayisi giderek büyüyen bir sigortasızlaşma riski ile karşı karşıya... Bu fabrikalarımızın, göz bebeği olarak baktığımız işletmelerimizin korumasız olduğu anlamına geliyor. Bir de şunu öğrendik. Zaten sanayide yüzde 50’yi aşan oranda işletmeler sigorta yaptırmıyor. Büyük depremde bunu gözlemledik. Çok sayıda kuruluş ya sigortasız olduğu ya da çok az prim ödedikleri için beklenen desteği alamadı. Erdal Bahçıvan’ın bu uyarısı üzerine sektörün önde gelen isimlerinden Alaattin Büyükkaya devreye girdi. Her zaman sektörün önünü açan girişimlerin lideri olan Büyükkaya, hemen sektörle İstanbul Sanayi Odası’nı bir araya getirme çalışmasını hızlandırdı. Kamu da buna dâhil oldu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz toplantıya katıldı. Ayrıca sektörden sorumlu Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik süreci başından sonuna kadar takip etti. Aslında sorun toplantı öncesi düzenlenen yemekte çözülmüştü. Ortak akıl galip gelmiş ve çözüm için orta yol bulunmuştu. Bakın Alaattin Büyükkaya olayı nasıl anlatıyor: -Zaten toplantının başlığını çözüm önerileri olarak belirlemiştik. Yemekte ilk görüşmeyi yaptık. Bence sigortacılar sanayiciye muhtaç, sanayiciler de sigortacıya muhtaç. Açıkçası, bir elmanın iki yarısı gibi ikisi de olmazsa olmaz. Eğer Türkiye’de sanayi yoksa neyi sigortalayacağız. İki tarafın da olayı anlayışla karşılamaları ve normalin dışında yaşanan fiyat artışlarının da dengelenmesi gerekiyor. Erdal Başkan'ın çıkışını sert bulanlar........© Türkiye
visit website