ENTARİLİ VE BIYIKLI
Kendisine Beşiktaş’ı emanet eden yönetim kurulunun, seçim öncesi her fırsatta “Beşiktaş önde oynar! Beşiktaş, genetik kodları hücum oynayan, saldıran bir yapıdadır” sözüne uygun bir anlayışa ilk defa bu kadar yakın oldu…
Maç öncesi kadrolar elimize geldiğinde tek endişe orta alandaki top tutma ve gerektiğinde top yapabilme meziyetli 3 isminde kadroda olmayışıydı. Dolayısıyla Beşiktaş’ın oyunu önde kurup, Semih, Muleka ve Ghezzal 3’lüsü ile skor yapabilmesi elzem olandı. Öyle de oldu. Zira, orta sahada Gedson dışında orta sahada “üretmeye meyilli” hiçbir isim yoktu. Gedson da ne kadar üretebilirdi orası muamma! Dolayısıyla özellikle ilk 45 dakika, Beşiktaş özellikle Muçi üzerinden geçiş hücumlarıyla etkili oldu. Ghezzal’ın ve Semih’in gayreti takımı ön alanda tuttu. Ancak bu oyun anlayışı 2. devre yerini ilk yarıya nispeten daha kısır, enerjisi daha düşük bir oyuna bıraktı. Gedson’un ilk devre yaptığı topla dikine koşular, Muçi’nin geçiş oyunları ya da Muleka’nın deplaseleri yerini topa sahip olmaya çabalayan bir takıma bıraktı. İşte tam da bu noktada bir kere de topa sahip olamayan oyuncu grubu ile yüzleşsek de Santos oyuna........
© Önce Vatan
visit website