Geçenlerde bir görselde Japonya’yla ilgili bir haber okudum. Haber şöyle: “Japonya’da çocuklar 10 yaşına kadar hiçbir sınava girmezler. Çünkü 10 yaşına kadar olan zaman, çocukların en hassas zamanlarıdır ve bu zamanda onlar çocukluklarını yaşarlar. Okulda onlara 10 yaşına kadar sadece iyi insan olma, vatanına ve milletine bağlılığın önemi öğretilir ve sağlam bir kişilik kazanmaları için eğitim verilir.”

Hatta bu haberi sosyal medyada da paylaştım. Bunun üzerine kıymetli bir hocam da “İntihar olayının en fazla görüldüğü ülke de Japonya’dır” yorumu yapınca gayri ihtiyari “İşte o da ahlâktandır” deyiverdim. Elbette bu intiharı meşru gördüğüm anlamına gelmez; fakat iyi ya da kötü intihar bile ahlâk ve vatan sevgisinin Japonya’daki maarifin en önemli meselesi olduğunu açıkça ortaya koyar. Bizde ise durum maalesef tam tersine… 8 yaşında ilkokula giden bir talebenin velisi olduğum için de bunu rahatlıkla ifade edebilirim. Elbette ilköğretim müfredatında sınavın esâmîsi okunmuyor, ammâvelâkin daha birinci sınıftan itibaren yardımcı kaynaklar marifetiyle körpe nesillerimiz teste, yani sadece testteki yanlışı eleyip bu sayede doğruya erişmeye alıştırılıveriyor. Bu durum psikolojik bakımdan da orta ve lise dönemlerinin sınava dönük yarışmacı ruhundan dolayı daha bu dönemden itibaren âdetâ bir farz-ı ayn’a dönüşüveriyor.

Bu hususta akla gelen ilk isim olan Nurettin Topçu’nun “Türkiye’nin Maarif Dâvası” isimli müstesna eserinde belirttiği üzere sadece ahlâkı ve hakikatı önceleyen bir tedrisatı başaramadığımız ölçüde maneviyatı yüksek bir “millî mekteb” oluşturmamız hayal görünüyor. Hâl böyle olunca daha ilkokuldan talebelerimiz çok sayıda sınav ve dersin çarkında heba ediliyor. Elbette müfredatta ahlâkî eğitime dönük de hatırı sayılır çalışmalar yapılıyor. Fakat bunlar maarifin hayatî sınav maratonundan dolayı oldukça sönük kalıyor. Daha doğrusu sönük kalmak zorunda kalıyor. Diğer taraftan iktidardakiler de aslında bunları muktedir kılmak için çalıştıklarını söylüyorlar.

O halde öncelikle oturup bir karar vermemiz gerekiyor. Asıl meselemiz, ahlâk eğitimi mi, yoksa sınav eğitimi mi?

Bu zamana kadar sınav eğitiminden genele dönük bir sonuç alamadığımıza göre asıl meselemizin ahlâk eğitimi olduğu aslında açıkça anlaşıyor!

Ne dersiniz, sizce de öyle değil mi?

QOSHE - Maarifte asıl mesele ahlâk eğitimidir! - Doç. Dr. Erhan Çapraz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Maarifte asıl mesele ahlâk eğitimidir!

5 1
24.03.2024

Geçenlerde bir görselde Japonya’yla ilgili bir haber okudum. Haber şöyle: “Japonya’da çocuklar 10 yaşına kadar hiçbir sınava girmezler. Çünkü 10 yaşına kadar olan zaman, çocukların en hassas zamanlarıdır ve bu zamanda onlar çocukluklarını yaşarlar. Okulda onlara 10 yaşına kadar sadece iyi insan olma, vatanına ve milletine bağlılığın önemi öğretilir ve sağlam bir kişilik kazanmaları için eğitim verilir.”

Hatta bu haberi sosyal medyada da paylaştım. Bunun üzerine kıymetli bir hocam da “İntihar olayının en fazla görüldüğü ülke de Japonya’dır” yorumu yapınca gayri ihtiyari “İşte o da ahlâktandır” deyiverdim. Elbette bu intiharı meşru gördüğüm anlamına gelmez; fakat iyi ya da kötü intihar bile ahlâk ve vatan sevgisinin Japonya’daki maarifin en önemli meselesi........

© Maarifin Sesi


Get it on Google Play