Netanyahu, Gazze’de masum insanları istemeden yanlışlıkla öldürdüklerini söylüyor; “Trajik bir olay. Savaşta olduğu için kapsamlı soruşturuyoruz, bir daha yaşanmaması adına mümkün olan her şeyi yapacağız” diyor…

Hava saldırısında “sehven” öldürdükleri “masumlar”, akut açlığın pençesindeki Gazze’ye yemek taşıyan sivil toplum örgütü World Central Kitchen’ın (WCK) yedi gönüllüsü. Açlığı silah olarak kullanan İsrail kara sevkiyatını bloke ettiği için deniz yoluyla Gazze’ye çıkıp muhtaçlara ulaşmaya çalışan insanlar. İsrail’in “masumdan saymadığı” Gazzeli 13 bin ölü çocuğun yanına göçen iyi insanlar. Veya mutfağın kurucusu Amerikalı-İspanyol şef Jose Andres’in deyişiyle “melekler”…

6 Şubat depremleri dahil dünyanın dört bir yanındaki doğal afetlerden mülteci dramlarına ve savaşlara WCK’nın yemek yetiştirdiği her yerde bizzat konuşlanan iki Michelin yıldızlı şef Andres acısını da öfkesini de X mesajında dışa vuruyor:

Gazze hava saldırısında kardeşlerimi kaybettim. Acım büyük, yastayım. Onlar insan, onlar melek… Onlar meçhul değil, isimsiz değil. Ukrayna, Gazze, Türkiye, Fas, Bahamalar ve Endonezya’da onlarla birlikte çalıştım… İsrail artık rastgele öldürmeye, insani yardımı engellemeye, sivilleri ve yardım görevlilerini öldürmeye ve gıdayı silah olarak kullanmaya son vermeli. Artık masum hayatlar kaybedilmemeli. Barış, insanlığı paylaşmamızla başlar. Hemen şimdi başlamalı.”

World Central Kitchen verdiği kayıplar üzerine gıda operasyonunu acilen durdurdu, barış şöyle dursun İsrail’in açlık silahı artık iyice parça tesirli. Filistinli çocuklar artık daha fazla ölecek, açlıktan. Kıtlığın büyümesi, açlığın artması kaçınılmaz, çünkü İsrail’in Hamas işbirlikçisi diye suçladığı BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Gazze’ye yardımdan el çektirildi. Bu bakımdan Andres’in ekibi gıda takviyesinde hayati rol oynuyordu; 1700 kamyon dolusu yardım taşımışlardı Gazze’ye. Kara geçit vermeyince denizden yardım seferlerini de onlar başlatmıştı. Üstelik WCK operasyonu durdurunca, günde 150 bin kap sıcak yemek dağıtan ortağı Amerikan Yakın Doğu Mültecilere Yardım örgütü de faaliyetlerini askıya aldı.

Şimdi İsrail ordusu da olayla ilgili bağımsız soruşturma yürüttüğünü açıklıyor. Ama Bibi’nin trajedi dediği vakadan yakayı sıyıracağı belli; hırsızın hiç kabahati yok! Bir ordu yetkilisi “WCK’nın lojistik kabiliyeti zayıf” diyor, beceriksizlikten ötürü isabet aldıklarını demeye getiriyor. WCK ise doğrudan İsrail’i suçluyor, kuruluşun CEO’su Erin Gore Gazze’de İsrail ordusuyla irtibat halinde koordinat vererek hareket ettikleri halde ekibin kasıtlı saldırı hedefi olduğunu söylüyor.

Deniz yoluyla getirilen 100 tondan fazla gıdayı Deyr el Belah’taki ambara bıraktıktan sonra, tepesinde kuruluşun logosunu taşıyan zırhlı araçlarıyla yol alırken vurulup can veren yedi çalışanın kimliği WCK tarafından açıklanmadı. Avustralya, Polonya, İngiltere, ABD-Kanada ve Filistin uyruklu oldukları belirtildi. Farklı kaynaklardan bazılarının kimliği geliyor. Mesela ölenlerden biri WCK ekibinin 26 yaşındaki Filistinli sürücüsü Seyif İssam Ebu Taha’ydı. Diğer ikisi Polonyalı Damin Sobol ve Avustralyalı Lalzawmi Frankcom idi.

Kim bilir belki de aralarında, Kahramanmaraş depremlerinden sonra hızla felaket bölgesine koşturup mutfaklar kuran, hayatta kalanlara çay-çorba dağıtan gönüllüler vardı. Belki de Hatay’dan Adıyaman ve Elbistan’a dört ayrı bölgede çalışan ekip üyelerinin dostları, sevdikleriydi.

DÖRT KITAYA YARDIM MUTFAĞI

Jose Andres’in 15 yaşında İspanya’daki aile evini bırakıp yeme içme sektöründe çıraklık, aşçılık okulunda eğitim ve üstat bir şeften el alarak devam eden macerası 21 yaşında New York’a kadar uzanır. Bir röportajında söylediğine göre cebinde sadece 50 dolar vardır. 1993’te Washington’da yeni açılan Jaleo’nun mutfağını yönetirken milleti tapas delisi yapınca bu başarıdan kaptığı ivmeyle çoğu Amerika’da 40’a yakın restoran açar. Washington’daki minibar by Jose Andres’le iki Michelin yıldızını alır, yemek kitapları yazar.

Haiti’nin 2010’da 200 bin canını kaybettiği deprem felaketi Andres’in muhtaçlara mutfak seferberliğinin de başlangıcı olur. Açlık ve çocuk obezitesi sorunu, tarım sektöründeki sübvansiyonlar, asgari ücret ve göç yasasında reform gibi toplumsal konularda zaten aktivist kimliği taşıyan şef o tarihte karısı Patricia ile birlikte World Central Kitchen’ı kurarak ilk acil gıda çıkarmasını Haiti’ye yapar. 2013’te Amerikan vatandaşı olur, insani yardım çalışmalarından ötürü Obama’dan onur madalyası alır, Time’de en etkili 100 kişi arasına girer, 2019’a Nobel Barış Ödülü’ne aday da olur. Şefliği kadar, jet hızıyla acil durum bölgelerine uçmasıyla da ünlüdür artık.

Yerel mutfakları organize ederek yemek pişirdikleri arasında ABD-Meksika sınırındaki çadırlarda yaşayan mülteciler de vardır, Porto Riko ve Houston’daki kasırga kurbanları da; Amerika ve Avustralya’daki orman yangınlarında ortada kalanlar da vardır, geçen yılki Fas depreminin mağdurları da. En büyük operasyon ise Rus işgali sonrası Ukrayna’da devam ediyor; Şubat 2022’den beri 260 milyon yemek dağıttılar ve orada da yedi can kaybettiler, Rus füzeleri altında.

ANTAKYA’DA PİLAV ÜSTÜ KURU

Şef Jose Andres’i 6 Şubat deprem felaketinin akabinde aramızda gördük. World Central Kitchen yerel aşçı kuvvetlerinin de katkısıyla dört ayrı bölgede mutfaklar kurdu. Şef ve ekibi önce Adana’ya intikal edip hemen yemek pişirmeye başlayabilecek restoran ortaklarını belirleyip kazanları ızgaraları faaliyete geçti. Yemek servisi yapılan noktaların sayısı 70’i buldu.

Yesterday Elbistan north of Kakhamanmaras…found this kitchen run by an amazing group of chefs and friends from different parts of Turkey. This is all across Turkey, pop up kitchens and Government Kitchens. It takes all of us! @WCKitchen did Yesterday 90k meals…#ChefsForTuerkiye pic.twitter.com/ZbU7BkTRqO

Öyle “afetzededir, ne yese yeridir” mantığıyla sudan yemekler de değil. Yerel damak tadına dikkat ettiklerini söyler şef Andres. Antakya’da günde 2 bin kebap dağıtırlar; hamburger ve sucuk ekmek de cabası. Mercimek çorbasından kuru fasulye – pilava şubat ayı bitmeden dağıttıkları yemek miktarı 600 bini bulur. WCK bağışlarla ayakta duruyor ya, Drew Barrymoore’un da deprem mağdurları için yüklü bir bağışta bulunduğunu söyler şef, “Çok üzgün. Yardım yaptığını açıklamak istemedi. Ancak onun güzel kalbini burada söylemeliyim” diyerek.

6 Şubat felaketinin bir yarısı da Suriye topraklarındaydı. Çatışma bölgesi olduğu için erişim zordu ama bir hafta içinde en çok etkilenen yerleşimlere ulaşmayı başardılar.

Ancak Gazze’de İsrail bombalarından kurtulmayı başaramadılar.

Gazze’deki kıtlıktan çocuk ölümleri alarm verirken, İsrail Refah kapısından sınırlı geçit verdiği için havadan yardım gibi nafile bir işe girişildi. Açlıktan ölümle burun buruna milyonu aşkın insanı doyurmaya yetmediği ve pahalı olduğu gibi tehlikeliydi de, düşen balyaların altında veya izdihamda ölenler oldu.

Gıda yardımı için deniz koridoru alternatif yoldu ama Gazze’nin kuzeyinde liman altyapısı yoktu. ABD geçici liman kararı almıştı, günde 2 milyon yemek dağıtmayı planlıyordu ama yapımı iki ay sürecekti. WCK ekipleri hızlı erişim düsturuyla enkazlardan moloz toplayıp derme çatma bir iskele kurdular ve mart ortasında Güney Kıbrıs’tan hareketle ilk yardım seferini yaptılar. İspanyol yardım kuruluşu Open Arms operasyon ortağı oldu. Afrika’dan kalkıp Avrupa kıyılarına ulaşmaya çalışırken tekneleri batan yüzlerce düzensiz göçmeni boğulmaktan kurtaran Open Arms’ın deniz araçlarıyla 200 ton gıda malzemesi taşıdılar.

WCK delivered almost 200 tons of desperately needed food in northern Gaza from our first maritime aid shipment to the area. Carried on the Open Arms, the cargo was part of Operation Safeena, our effort to bring as much aid as possible to Palestinians by sea. #ChefsForThePeople pic.twitter.com/R2emVbRQts

İkinci posta ise önceki gün Gazze sahiline ulaştı; 400 bin ton gıdanın 100 tondan fazlası indirilip Deyr el-Belah’taki ambarına bırakılmıştı. Gazze’de 60 kadar mutfağı ve depolarıyla geniş bir dağıtım ağı olan WCK bu malzemeyle 1 milyon öğün yemek hazırlayabilecekti derken Gazze’nin açlığını iyice umutsuz kılan o olay yaşandı. Yedi kişinin öldüğü İsrail saldırısı WCK’ye göre kasıtlıydı ve affedilmezdi. Bugüne kadar karadan, havadan ve denizden 43 milyon öğün yemek ulaştırmışlardı, ancak şimdilik devamı yoktu. Faaliyet durdurulduğu için sahilde bekletilen 240 ton gıda malzemesi Kıbrıs’ın güneyine geri dönüyor.

BM uzmanları ve insani yardım örgütlerinin dillendirdiği üzere İsrail açlığı silah olarak kullanıyorsa, saldırı neden kasıtlı olmasın!

QOSHE - 6 Şubat "meleklerinin" Gazze ölümü - Ayşe Özek Karasu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

6 Şubat "meleklerinin" Gazze ölümü

22 0
03.04.2024

Netanyahu, Gazze’de masum insanları istemeden yanlışlıkla öldürdüklerini söylüyor; “Trajik bir olay. Savaşta olduğu için kapsamlı soruşturuyoruz, bir daha yaşanmaması adına mümkün olan her şeyi yapacağız” diyor…

Hava saldırısında “sehven” öldürdükleri “masumlar”, akut açlığın pençesindeki Gazze’ye yemek taşıyan sivil toplum örgütü World Central Kitchen’ın (WCK) yedi gönüllüsü. Açlığı silah olarak kullanan İsrail kara sevkiyatını bloke ettiği için deniz yoluyla Gazze’ye çıkıp muhtaçlara ulaşmaya çalışan insanlar. İsrail’in “masumdan saymadığı” Gazzeli 13 bin ölü çocuğun yanına göçen iyi insanlar. Veya mutfağın kurucusu Amerikalı-İspanyol şef Jose Andres’in deyişiyle “melekler”…

6 Şubat depremleri dahil dünyanın dört bir yanındaki doğal afetlerden mülteci dramlarına ve savaşlara WCK’nın yemek yetiştirdiği her yerde bizzat konuşlanan iki Michelin yıldızlı şef Andres acısını da öfkesini de X mesajında dışa vuruyor:

Gazze hava saldırısında kardeşlerimi kaybettim. Acım büyük, yastayım. Onlar insan, onlar melek… Onlar meçhul değil, isimsiz değil. Ukrayna, Gazze, Türkiye, Fas, Bahamalar ve Endonezya’da onlarla birlikte çalıştım… İsrail artık rastgele öldürmeye, insani yardımı engellemeye, sivilleri ve yardım görevlilerini öldürmeye ve gıdayı silah olarak kullanmaya son vermeli. Artık masum hayatlar kaybedilmemeli. Barış, insanlığı paylaşmamızla başlar. Hemen şimdi başlamalı.”

World Central Kitchen verdiği kayıplar üzerine gıda operasyonunu acilen durdurdu, barış şöyle dursun İsrail’in açlık silahı artık iyice parça tesirli. Filistinli çocuklar artık daha fazla ölecek, açlıktan. Kıtlığın büyümesi, açlığın artması kaçınılmaz, çünkü İsrail’in Hamas işbirlikçisi diye suçladığı BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Gazze’ye yardımdan el çektirildi. Bu bakımdan Andres’in ekibi gıda takviyesinde hayati rol oynuyordu; 1700 kamyon dolusu yardım taşımışlardı Gazze’ye. Kara geçit vermeyince denizden yardım seferlerini de onlar başlatmıştı. Üstelik WCK operasyonu durdurunca, günde 150 bin kap sıcak yemek dağıtan ortağı Amerikan Yakın Doğu Mültecilere Yardım örgütü de faaliyetlerini askıya aldı.

Şimdi İsrail ordusu da olayla ilgili bağımsız soruşturma yürüttüğünü açıklıyor. Ama Bibi’nin trajedi dediği vakadan yakayı sıyıracağı belli; hırsızın hiç kabahati yok! Bir ordu yetkilisi “WCK’nın lojistik kabiliyeti zayıf” diyor, beceriksizlikten ötürü isabet aldıklarını demeye getiriyor. WCK ise doğrudan İsrail’i suçluyor, kuruluşun CEO’su Erin Gore Gazze’de İsrail ordusuyla irtibat halinde koordinat vererek hareket ettikleri halde ekibin kasıtlı saldırı hedefi olduğunu söylüyor.

Deniz yoluyla getirilen 100 tondan fazla gıdayı Deyr el Belah’taki ambara bıraktıktan sonra, tepesinde kuruluşun logosunu taşıyan zırhlı araçlarıyla yol alırken vurulup can veren yedi........

© Habertürk


Get it on Google Play